Bazı arkadaşlar "Şimdi bunu
konuşmanın sırası mı?" diyor. Evet şimdi bunu konuşmanın tam da sırası,
evet bunu asıl şimdi konuşmalıyız. Bahçeli ve Demirtaş pek iyi anlaşamaz,
farklı tellerden çalarlar ama Erdoğan’ı ayakta alkışlamak konusunda ikisi ortak
payda da buluşmuştu. Birbiriyle bir türlü anlaşamayan bu ikili bir tek bu
konuda anlaşmıştı ne diyeyim ki… Aferin! İkisine de diyecek başka bir laf
bulamıyorum.
Bahçeli zaten Gezi
protestolarında onlarca vatan evladı ölürken AKP'nin yanında saf tutup ne kadar
vatanperver olduğunu göstermişti. İşçiler saatlerce en güvensiz koşullarda
çalıştırılıp posaları çıkarılırken ve bir tek kazada 665 vatan evladı birden
ölürken MHP ve Bahçeli ne kadar vatansever olduklarını zaten göstermişti. O
yüzden benim Bahçeli'ye bir diyeceğim yok. O Erdoğan'ı ayakta da alkışlasa
takla atarak da alkışlasa fazla sorun etmem. Çünkü adamın zaten ne olduğu belli
Bahçeli en azından net neyse o. Başka bir şeymiş gibi görünmeye çabalamıyor.
Korkarım ki aynı şeyi Erdoğan’ı
ayakta alkışlayan bir başkası için söyleyemeyeceğim. Evet Demirtaş’tan
bahsediyorum. Devekuşuna demişler ki “Haydi uç”. Devekuşu: “Ben deveyim deve
uçar mı hiç?” demiş. “O zaman gel şu yükü taşı” demişler. Devekuşu bu sefer “Ben
kuşum kuşun sırtına yük vurulur mu?” demiş. Önce Gezi protestolarında
meydanları dolduran milyonlara “ırkçı, darbeci” diyen sonra kalkıp
cumhurbaşkanlığı seçimine adaylığını koyduğunda gezi sevdası kabaran hatta kurbanlardan
birinin mahkemesine giden, bundan ayrıca Berkin’in annesini alkışlatan Demirtaş
sen deve misin kuş musun? Senin istediğin adaya oy vermediler diye bir şehir
halkına toptan hain diyen “Dersim ihanetini unutmayacağız.” Diye Alevilere
nefret kusan, HDP’yi Hüda Kaya gibi Alevi düşmanı yobaz mahlukatlarla dolduran
Demirtaş… Cumhurbaşkanlığına adaylığını koyduğun sırada Alevi kanaat
önderleriyle görüşüp “Alevi toplumunun demokrasi, özgürlük ve barış
mücadelesine sunduğu katkılardan dolayı teşekkür” eden sen Demirtaş deve misin
Kuş musun? Sana oy vermediler diye Alevileri hiç utanmadan hain ilan eden
Demirtaş kalktın bu sefer “Alevilerin vereceği her karar benim açımdan
değerlidir” dedin Allah rızası için Demirtaş söyle sen deve misin kuş musun? 17
Aralık’ta deveyi hamuduyla götüren hırsızların avukatlığını yapan Demirtaş sen
deve misin kuş musun?
Sen Erdoğan’ı alkışlarken İŞİD’e
tırlarla yardım gitmiyor muydu? Gidiyordu! 17 Aralık’ta sen AKP’yi canla başla
savundun. Yolsuzluk hırsızlık soruşturmalarına “darbe” dedin. Sonra da cumhurbaşkanlığına
aday olunca kalkıp “Bir Cumhurbaşkanı düşünün bağlamadan başka bir şey çalmıyor”
dedin. Sen burda neyi ima ettin? Peki madem Erdoğan’ın çaldığını düşünüyordun.
Neden ona her türlü desteği verdin? Neden hırsızlık soruşturması yapanların
yaptığına “darbe” dedin? Allah aşkına söyle Demirtaş sen deve misin kuş musun? Erdoğan
cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde sana “satılık” demişti sen onu birkaç gün
sonra ayakta alkışladın. Şimdi ben bundan neyi anlamalıyım Demirtaş? Erdoğan
doğru mu söyledi?
İşte Türkiye alev alev yanıyor! İşte
Kobane alev alev yanıyor! İşte birilerinin sayesinde morg saymanına döndük gece
gündüz ceset sayıyoruz: “Bugün üç kişi daha ölmüş, dün beş kişi daha ölmüş. Ölü
sayısı 24, yok yok otuz oldu. Dur la 38 olmuş…” Ulan yeter mezarlık baykuşuna
döndük. Allah cezanızı versin! Bunun bir numaralı sorumlusu İŞİD’e yardım
gönderenlerse iki numaralı sorumlusu da onları canla başla savunup ayakta
alkışlayanlardır! İşte şimdi anladınız mı Demirtaş’a neden kızgın olduğumu?
Şimdi anladınız mı Erdoğan’ı ayakta alkışladığında neden öfkelendiğimi? Allah’ınız
aşkına bir kez de takım tutar gibi holiganca bakmayın. Bir kez olsun acaba bu
adam doğruyu mu söyledi diye düşünün şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve şu
soruyu sorun: “Bu yazıyı yazan adam, doğru mu söylüyor yalan mı söylüyor?”