TOKMAK YİNE AYNI TOKMAK VURAN
ELLER DEĞİŞTİ!
Bir zamanlar 28 Şubat denen bir
şeyi yaşamıştık sanırım 1997'ydi. "Sincan'da tanklar yürüdü" lafı
uzaktan kumandasız TV'de ağır ağır ilerleyen tankın görüntüsü daha dün gibi
kafamdadır. Ne cebimde beş para, ne şimdiki gibi ucuz ve bol gazete, kitap,
dergi... ne de internet vardı. Her şeyi akşam haberlerinden öğrenmeye
çalışıyorduk. Nesnel olarak şimdiki şeyler olmadığı gibi öznel koşullar da
şimdiki gibi değildi. Yaşım ve tecrübem, o zamanki birikimim bu gibi özel
şartlar itibariyle de her şeyi kavrayamıyordum. Ama kavrayabildiğim bir şey
vardı birileri işine geldiği için dinî cemaatler üzerinde terör estiriliyordu.
Yok efendim Fadime diye Kırmızı
Başlıklı Kız masumluğunda biri varmış da en az 20 yaşındaki (belki daha da
büyük) bu kıza önüne gelen şıh “Gel sana bir okuyup üfleyim” demiş. Önce Ali
Kalkancı sonra Müslüm Gündüz boyuna üflemiş. Küçücük kızın ırzına geçmişler. Hepsi
de tarikat cemaat vay namussuz adi cemaatler vay. Bir kere Fadime Şahin reşitti.
Yakın tarihlerde bir gazeteci bozuntusunun anasının eline para sayıp adeta
satın almaya kalktığı yavrucak gibi 13-14 yaşında değildi. Bu bir, ikincisi ise her şey karşılıklı rıza
ile olmuştu. Eğer iki taraf da reşitse pek hoşuma giden bir ifade değil ama
“alan razı veren razı” durumunda suç olmaz ki. İşin içinde bir şeyler vardı. O
güne kadar cemaat yok muydu? O güne dek şıhlar müridlere hiç üflememiş miydi?
Böyle tuhaf olaylar hem işi sulandırıp biraz magazin katarak daha çok insanın
ilgisini çekiyordu hem de alttan alta bir algı operasyonu yürütülüyordu.
İnsanlar tehlikede olduklarına ikna ediliyordu. Asıl tehlikelerin (işsizlik,
yoksulluk, çevre katliamı vb.) üstü örtülmüştü hem de üstleri başörtüsü ile
örtülmüştü. Bütün bu tehlikeler yok kertesine indirgenmiş ve başı örtülü
insanlar, sarıklı cübbeli insanlar öcüleştirilmişti. (Aslında bu da oyunun bir parçasıydı
Kemalistler de kullanılıyor ılımlı İslam tezgahı hazırlanıyordu. Erdoğan’ı
birkaç aylığına hapse gönderenler ona yapabilecekleri en büyük iyiliği yapmıştı
ve bir sistem değişikliği hedefine varmak için sunî bir mağduriyet
yaratılıyordu.)
Şimdiki iktidarın otoriteyi
paylaşamayana kadar can ciğer kuzu sarması olduğu Fethullah amcaları da o
dönemde yurt dışına kaçmak
zorunda kaldı. Yıllar sonra o zamanlar kader birliği içinde olduğu birinin
kendisine “Pennsylvania’daki zat” hatta “sahte peygamber”, “haşhaşî”, “sinsi
virüs” diyeceğini nerden bilecekti ki. O aralar yoldaştılar. Artık Erdoğan, Gül
ve ekibi Erbakan’ı dinlemiyor, ondan uzaklaşıyor… ondan uzaklaştıkça da Fethullah
Gülen’e yanaşıyorlardı.
Velhasılı operasyon başarıya
ulaştı. “Muhafazakâr” tabir edilen kesim iyice bir mağdur edildi, Kemalistler
de şeytanlaştırıldı. Hoş gayet kolay şeytanlaştırıldılar Çünkü pek öyle ağzını
açıp “Yahu ne yapıyorsunuz, her şeyi giyim kuşama indirgemeyin. Rahat bırakın
insanları. Bırakın isteyen istediği gibi giyinsin, isteyen istediği gibi
yaşasın” diyen Kemalist’e raslamadık. Böyle bir direnç 28 Şubat tezgahını yıkıp
darmadağın ederdi ama nerdeee… Kendine benzemeyen insanların canına okunması
toplumumuzun kahırı ekserisi için hiç önemli değil. Sağcısı da solcusu da
bundan bağışık değil. Bir grup yıllarca Ermenilere, Rumlara, Alevilere
girişilen katliamların üzerini örtmeye uğraşıp dururken; Bosna için ağladı.
Gelgelelim onun tam karşıtı olan bir başkası da bu katliamların varlığını kabul
ederken sırf eski Yugoslavya Stanilist blokun bir parçası olduğu için Boşnaklara
yapılan katliam ve tecavüzleri yıllarca görmezden gelip NATO uçakları
katliamcıları bombalayınca isyan etmişti. “NATO kana doymuyor” demişlerdi. Öyle
ya ne kana doymazlık bırakın işkence, katliam ve tecavüz devam etsin tek şu
“işçi devleti” dediğiniz “Sosyalist” Yugoslavya’ya halel gelmesin. Bir şeyin
parçası olmak mesele değildir. Doğru vardır yanlış vardır. Doğru kimden gelirse
gelsin doğrudur yanlışı da kim yaparsa yapsın yanlış yanlıştır. Kürt hareketini
eleştirince beni Türk şovenisti gören küçük beyinliler şimdi de Sosyalistleri
eleştirdiğim için bana “hain” diyecekler desinler bakalım. Benim için tek
önemli olan şey şu dediklerim doğru mu yalan mı? Gerisi laf u güzaf.
Gelelim 28 Şubat’ın neden tezgâhlandığına,
böyle bir şeye neden ihtiyaç duyuldu? Artık Türkiye’nin Ortadoğu’ya açılması
gerekiyordu, şeriatçı da olsa şu da olsa bu da olsa Ortadoğu’daki ülkelerle
ilişkiler içine girilmesi gerekliydi. Irak saldırıları vb. ile buraları iyice
manipüle eden güçlerin taşeronluğu için bir iktidar değişikliği elzemdi.
Kemalist kadrolar yüzünü Ortadoğu’ya dönmüyordu Erbakan ise AB ile ilişkileri
ilerletmiyordu. Öyle bir şey gelmeliydi ki hem AB ve ABD ile köprüler atılmasın
hem de yüzünü Ortadoğu’ya çevirsin. Sonra da kirli bir oyun sahneye konuldu.
Şubata da daha çok var değil mi
nerden aklıma geldi şu 28 Şubat? MGK’da Gülen’in başında olduğu hareketi yok
etmek için düğmeye basıldı aynen 28 Şubat’taki “Batı Çalışma Grubu”na benzer
bir oluşum hazırlanıyor bunlar Cemaat’in içerideki ve dışarıdaki okullarını
mercek altına alacak. Hatta basında yer alan bazı iddialara göre AKP Gülen
cemaatini terörist ilan etmek isteyince MGK’nin asker tarafı fırsattan istifade
bütün cemaatleri, tarikatları vs. tehdit ilan etme önerisini getirmiş. Dini
kendi tekelinde görmek isteyen AKP de buna olumlu yaklaşıyormuş. Velhasılı şu
AKP’nin yaptığını başkası yapmıştı vakt i zamanında kıyametler koptu, zındık
ilan edildi kafir ilan edildi. Aynını şimdi yapanlar ilginç bir şekilde nasıl
hâlâ Müslüman kalabiliyor anlamak mümkün değil. Bu nasıl bir duruş nasıl bir
omurgadır ki sadece kendi koltuğun için fasık ve kâfir ilan ettiklerinin
yaptığı şeylerin aynını yapmakta hiçbir sakınca görmüyorsun, onların
geçmişte yaptıklarını sen şimdi yapıyorsun. Oysa Kemalistler cemaatlere
saldırırken kâfir olmuşlardı. Hem Kemalistlerin de bahanesi şimdiki iktidarın
bahanesiyle aynıydı: “Bunlar devlet içine yuvalanmış çeteler, devlet
kadrolarından bu çeteleri temizleyeceğiz. Bunlar ülkemiz için en büyük tehdit.”
Lütfen hatırlayın 28 Şubat sürecini. Şimdi aynını sen yapıyorsun, o zaman senin
cenah bunu yapanlara kâfir dedi, şimdi birileri çıkıp sana aynını derse ne
yapacaksın çok merak ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder