Erdoğan sürekli “millî
irade, millî irade, millî irade!” diyip haykırıyor. Lakin işine geldiğinde
millî iradeyi nasıl da paspas edip ayağının altında çiğnediğini hep beraber
görüyoruz. Hem hazirandaki hem kasımdaki seçimde sürekli sandıktan, millî
iradeden bahseden Erdoğan hazirandaki seçimde en çok oyu alan ilk lider
koalisyon kurmayınca (kuramayınca değil kurmayınca) hükümeti kurma görevini en
çok oyu alan ikinci lidere vermedi. Yani millî iradeyi hiçe saydı, umursamadı;
o hiç dilinden düşürmediği millî iradeye en büyük saygısızlığı kendisi yaptı.
Erken seçim istemeyi geçmişteki konuşmalarında “vatana ihanet” olarak gören
Erdoğan bu defa seçimin tekrarlanmasına “vatana ihanet” demedi. Kasımda tekrar
seçim yapıldı Davutoğlu % 49 ile hükümeti kurdu. Bu sefer Erdoğan, 5-6 ay sonra
başbakanı ite kaka istifa ettirdi. Kimse istifa için "Başbakan'ın kendi
kararı" diyip insanları salak yerine koymaya kalkmasın. Her şey gözümüzün
önünde oldu, kaldı ki Davutoğlu kendisi de “Ayrılmak
benim tercihim değil ” dedi. Hatta “Pazarlık
esasına dayalı görev kabul etmem...” dedi. Kabul etmediği görev istifa
ettiği başbakanlık peki kimle pazarlık edecek? Soralım bir başbakan kimle
görevini pazarlık eder? Hani sen millî iradeye çok saygılıydın şimdi ne oldu da
Başbakan’ı istifa ettirip millî iradeye saygısızlık ediyorsun?
Mısır’da
ordu bir darbe yaptı diye kıyametleri koparan, Mısır’la ilişkileri kopma
noktasına getirenler şimdi aynı darbeyi burda kendileri yapıyor. Batı’ya bas
bas bağıranlar, Mısır’daki “darbe”ye “darbe” diyemeyenleri eleştirenler şimdi
Türkiye’deki saray darbesine “darbe” diyor mu? Ne gezer… Gazetecilik yerine
saray soytarılığı yapan, kalemiyle beraber haysiyetini de satmış olanlar
Akdeniz’in öbür ucundaki ülkenin iç işlerine müdahale edenler kendi ülkelerinde
yapılan darbeye “darbe” demiyor.
Erdoğan
bir yandan da “Türkiye dört bir yanından
terör örgütlerinin ve onlara destekçilerinin saldırısı altında” dedi tuhaf
bir şekilde sanki 14-15 yıldır memleketi başkası yönetiyordu ve gelinen bu
nokta başkasının eseri. Bu memleketi 15 yıldır kim yönetiyorsa Türkiye onun
yüzünden bu halde. Bu bir yana Türkiye dört bir yandan saldırı altındayken,
işsizlik alıp başını gitmişken, madenlerde, inşaatlarda, tersanelerde,
fabrikalarda her gün işçiler ölürken, Suriye’den resmi rakamlara göre 3 milyon
ama aslında en az beş milyon kişi Türkiye’ye gelmiş işler Arap saçına
dönmüşken, Türkiye kendi vatandaşını doyuramıyor. O şöyle dursun elindeki
mültecilere bakamadığı gibi bir de Avrupa’nın göndereceği milyonlarca
Suriyeliyi de kabul edecekken… yığınla yakıcı sorun varken Türkiye’nin tek
sorunu başkanlık sistemi mi? Belamızı az buldunuz bir de başımıza rejim krizi
mi çıkartacaksınız?
Erdoğan
aynı konuşmasında gayet ilginç bir şekilde “Suriye'de 12 milyon insan mağdur edilmiş, 600 bine yakın masum katledilmişken,
hiçbir Müslüman bu vebalden kendini aykırı tutamaz” diyor. Bir soru sorayım
o zaman İŞİD’e yardım yapanlar bu vebalden kendini aykırı tutabilir mi? ABD
tarafından İŞİD karşıtı olmaya zorlanmadan evvel İŞİD’e terör örgütü
diyemeyenler bu vebalden kendini aykırı tutabilir mi? Kilis’e düşen bombalardan
ve ölen insanların vebalinden bu ülkeyi yönetenler kendini aykırı tutabilir mi?
Soma’da 665 ( 301 değil 665 şu
habere bakınız) kişi katledilmişken Tayyip Erdoğan, Faruk
Çelik, Taner Yıldız bu vebalden kendilerini aykırı tutabilir mi?
Bangladeş’teki
bir yargılamayı dile getirip Bangladeş’e lanetler yağdıran, Bangladeş’teki
yargıyı adil olmamakla suçlayan Erdoğan acaba Can Dündar’ın yargılanması ve
hüküm giymesi için ne düşünüyor? Casusluk yapacak olan, devlet sırrını ifşa
edecek olan bunu gazeteye basarak mı yapar? Allah aşkına bir insanın
casusluğunu gazeteyle yapacağına inanacak kadar salak mıyız zannediyorsunuz?
Tablo böyle kapkara mı peki? Bütün bu olanlar içinde güzel bir şey yok mu,
tabii ki var. Sonunda bir minik kızın isteği gerçekleşti. Hani minik Hacer
Davutoğlu, bir aralar Erdoğan’a “Tayyip Amca babamı kov” demişti ya. İşte
amcası da Hacer’i kırmayıp babasını kovdu, gerçi biraz geç oldu ama olsun
sonunda minik kız muradına erdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder