Erdoğan Soma’ya gittiğinde protesto edilmişti, bazı
vatandaşlar Erdoğan’a yuh çekmişti. E sen kanun çıkarır da maden işletmelerinin
ruhsat yetkisini kendi üzerine alırsan, bir de üstüne ölümlü kazalar daha önce
de olduğu halde muhalefetin soruşturma, araştırma önergelerini reddediyorsan
elbette protesto edilirsin. Ya ne olacaktı? Ay çok güzel öldürdünüz bizi,
amcamızı, babamızı. Allah razı olsun, lütfen bununla kalmasın. Durmak yok,
öldürmeye devam mı diyeceklerdi? Neyse orada Erdoğan kendisine yuh çeken bir
vatandaşı korumalarının arkasına saklanıp, korka korka yumruklarken üstüne bir
de erkeklik taslamış “Nereye kaçıyorsun ulan İsrail dölü!” demişti. Belki
yumruğu yiyen de “Erkeksen korumalarını bırak da karşıma tek başına çık Gürcü
dölü!” diye cevap verebilirdi ama yapmadı. Ben “İsrail dölü” diye ırkçı bir
ifade kullanmayacağım. Zaten İsrail Filistin’i bombalarken binlerce “İsrail
dölü” İsrail devletini kınıyor, protesto ediyorken bunu yapmam etik de olmaz.
Nasıl ki burdaki hükümetin IŞİD’i ve katliamcıları desteklemesini T.C.
vatandaşlarına maledemezsek İsrail Hükümetinin çirkin uygulamalarını da tüm
İsrail vatandaşlarına maledemeyiz. Ama hafızamızı da tazelemek adına “İsmail
dölü” diyebiliriz. Pekii nereye kaçıyor, niye kaçıyor bu İsmail dölü?
Bildiğiniz gibi bazı polisler 17
Aralık’ta yüksek rakımlı tepelerde oturan bazı kişilerin boyuyla beraber b.ka
battığını bize göstermişti. Hükümet yolsuzluk yapanların değil, yolsuzluğu
araştıran polis ve savcıların peşine düşmüştü. Erdoğan sadece evdeki Euroları
değil, operasyona bakan polis ve savcıları da sıfırlamış, onu bunu sağa sola
sürmüş operasyonu güzelce engellemişti. Bu da kesmedi şimdi 17 Aralık’taki
hırsızlığı araştıran tüm polisler gözaltında suçları hırsızlığı engellemeye
çalışmak.
Gözaltına alınan polislerin
durumunu takip etmek için Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na giden CHP
İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, sorguya ne zaman devam edileceğini öğrenmek
için sanık avukatlarıyla beraber Yargıç İslam Çiçek’in odasına giriyor.
Gerisini Tanal’dan dinleyelim: “Avukatlarla beraber sorgu yargıcının odasına
gittik. Ne zaman sorguya devam edeceksiniz, ne zaman duruşma başlayacak diye.
'Buradaki Emniyetçiler ile toplantı halindeyim' dedi. Bir yargıç, bu
soruşturmayı yürüten Emniyet Müdürü ile görüşemez. Görüşürse suç işlemiş olur.
Onun tesirinde kalmış olur. Bizzat bu soruşturmayı başlatan İl Emniyet Müdür
Yardımcısı ile toplantı yapmanız suçtur, dedik. O arada sorgu yargıcı, 'İsmail
kaç' dedi. Hukuk devletinde yargıç birine 'Kaç' diyorsa, orada haydut devlet
vardır." Rezilliğe bakar mısınız: “İsmail kaç!” İsmail kaçıyor arkasından
avukatlar koşup yakalamaya çalışıyor, tam rezalet. Haberlerde de izledik.
İlkokul çocukları olurdu ya hani okulun koridorlarında haldır huldur koşarlardı
aynen o vaziyet İsmail önde koşuyor avukatlar arkada. “Kaç İsmail, kaç!”
Bu rezillikten sonra İstanbul
Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu kaçan İsmail’in Terörle Mücadele
Şubesi'nde çalışan bir polis memuru olduğunu , sorgu hakiminin güvenlik sağlaması
yönündeki yazılı talebini aldığını söyledi. Buna inanacak kadar salak
olduğumuzu mu düşünüyorsunuz savcı bey? Bu sözleriniz neyi kanıtlıyor?
İsmail’in soyadı ne? Onu bile açıklamamışsınız. Peki madem öyle bu kişi madem
yasal bir şey yapıyor hakim neden İsmail’e “Kaç İsmail!” dedi. Haydi hakim bunu
yaptı eğer ortada bir kirli iş dönmüyorsa İsmail niye kaçtı? Neden kaçmaya
gerek yok ki hakim bey ben sizden yazılı talebinizi alıyorum, demedi? Çünkü
ortada kaçmasını gerektirecek bir şey vardı.
Bir de Erdoğan
bir stadın açılışında gösteri maçı yapmış da 15 dakikada üç gol atmışmış. Allah
aşkına haberlerde izleyemeyen internetten mutlaka izlesin hiç kimse ayağından
topu çalmaya cesaret edemiyor, onu bırak kimse karşısına bile çıkmıyor, önü
bomboş kaleye doğru koşuyor ve kaleci topu engellemeye çalışmıyor. Bakıyor ki
Erdoğan geliyor kaleci resmen hareketsiz duruyor ve golü yiyor. Aynı çok
küçükken kumandasız televizyonda izlediğim Kaddafi’nin maçı gibiydi. Diktatör
oluşu da Kaddafi’ye benziyor, maçı da Kaddafi’nin maçına, etrafındaki yalakalar
da Kaddafi’nin etrafındaki yalakalara benziyor. Böyle devam ederse sonu da
Kaddafi’nin sonuna benzeyecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder