27 Temmuz 2014 Pazar

NİYE KAÇIYORSUN ULAN İSMAİL DÖLÜ!



Erdoğan Soma’ya gittiğinde protesto edilmişti, bazı vatandaşlar Erdoğan’a yuh çekmişti. E sen kanun çıkarır da maden işletmelerinin ruhsat yetkisini kendi üzerine alırsan, bir de üstüne ölümlü kazalar daha önce de olduğu halde muhalefetin soruşturma, araştırma önergelerini reddediyorsan elbette protesto edilirsin. Ya ne olacaktı? Ay çok güzel öldürdünüz bizi, amcamızı, babamızı. Allah razı olsun, lütfen bununla kalmasın. Durmak yok, öldürmeye devam mı diyeceklerdi? Neyse orada Erdoğan kendisine yuh çeken bir vatandaşı korumalarının arkasına saklanıp, korka korka yumruklarken üstüne bir de erkeklik taslamış “Nereye kaçıyorsun ulan İsrail dölü!” demişti. Belki yumruğu yiyen de “Erkeksen korumalarını bırak da karşıma tek başına çık Gürcü dölü!” diye cevap verebilirdi ama yapmadı. Ben “İsrail dölü” diye ırkçı bir ifade kullanmayacağım. Zaten İsrail Filistin’i bombalarken binlerce “İsrail dölü” İsrail devletini kınıyor, protesto ediyorken bunu yapmam etik de olmaz. Nasıl ki burdaki hükümetin IŞİD’i ve katliamcıları desteklemesini T.C. vatandaşlarına maledemezsek İsrail Hükümetinin çirkin uygulamalarını da tüm İsrail vatandaşlarına maledemeyiz. Ama hafızamızı da tazelemek adına “İsmail dölü” diyebiliriz. Pekii nereye kaçıyor, niye kaçıyor bu İsmail dölü?
Bildiğiniz gibi bazı polisler 17 Aralık’ta yüksek rakımlı tepelerde oturan bazı kişilerin boyuyla beraber b.ka battığını bize göstermişti. Hükümet yolsuzluk yapanların değil, yolsuzluğu araştıran polis ve savcıların peşine düşmüştü. Erdoğan sadece evdeki Euroları değil, operasyona bakan polis ve savcıları da sıfırlamış, onu bunu sağa sola sürmüş operasyonu güzelce engellemişti. Bu da kesmedi şimdi 17 Aralık’taki hırsızlığı araştıran tüm polisler gözaltında suçları hırsızlığı engellemeye çalışmak.
Gözaltına alınan polislerin durumunu takip etmek için Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na giden CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, sorguya ne zaman devam edileceğini öğrenmek için sanık avukatlarıyla beraber Yargıç İslam Çiçek’in odasına giriyor. Gerisini Tanal’dan dinleyelim: “Avukatlarla beraber sorgu yargıcının odasına gittik. Ne zaman sorguya devam edeceksiniz, ne zaman duruşma başlayacak diye. 'Buradaki Emniyetçiler ile toplantı halindeyim' dedi. Bir yargıç, bu soruşturmayı yürüten Emniyet Müdürü ile görüşemez. Görüşürse suç işlemiş olur. Onun tesirinde kalmış olur. Bizzat bu soruşturmayı başlatan İl Emniyet Müdür Yardımcısı ile toplantı yapmanız suçtur, dedik. O arada sorgu yargıcı, 'İsmail kaç' dedi. Hukuk devletinde yargıç birine 'Kaç' diyorsa, orada haydut devlet vardır." Rezilliğe bakar mısınız: “İsmail kaç!” İsmail kaçıyor arkasından avukatlar koşup yakalamaya çalışıyor, tam rezalet. Haberlerde de izledik. İlkokul çocukları olurdu ya hani okulun koridorlarında haldır huldur koşarlardı aynen o vaziyet İsmail önde koşuyor avukatlar arkada. “Kaç İsmail, kaç!”
Bu rezillikten sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu kaçan İsmail’in Terörle Mücadele Şubesi'nde çalışan bir polis memuru olduğunu , sorgu hakiminin güvenlik sağlaması yönündeki yazılı talebini aldığını söyledi. Buna inanacak kadar salak olduğumuzu mu düşünüyorsunuz savcı bey? Bu sözleriniz neyi kanıtlıyor? İsmail’in soyadı ne? Onu bile açıklamamışsınız. Peki madem öyle bu kişi madem yasal bir şey yapıyor hakim neden İsmail’e “Kaç İsmail!” dedi. Haydi hakim bunu yaptı eğer ortada bir kirli iş dönmüyorsa İsmail niye kaçtı? Neden kaçmaya gerek yok ki hakim bey ben sizden yazılı talebinizi alıyorum, demedi? Çünkü ortada kaçmasını gerektirecek bir şey vardı.
Bir de Erdoğan bir stadın açılışında gösteri maçı yapmış da 15 dakikada üç gol atmışmış. Allah aşkına haberlerde izleyemeyen internetten mutlaka izlesin hiç kimse ayağından topu çalmaya cesaret edemiyor, onu bırak kimse karşısına bile çıkmıyor, önü bomboş kaleye doğru koşuyor ve kaleci topu engellemeye çalışmıyor. Bakıyor ki Erdoğan geliyor kaleci resmen hareketsiz duruyor ve golü yiyor. Aynı çok küçükken kumandasız televizyonda izlediğim Kaddafi’nin maçı gibiydi. Diktatör oluşu da Kaddafi’ye benziyor, maçı da Kaddafi’nin maçına, etrafındaki yalakalar da Kaddafi’nin etrafındaki yalakalara benziyor. Böyle devam ederse sonu da Kaddafi’nin sonuna benzeyecek.

Hiç yorum yok: