14 Mayıs 2014 Çarşamba

ÖLÜM ÜZERİNDEN SİYASET YAPAN ÖLÜLER




Vücudumuzdan uzaklaşmıştık, ben de Salih de. Yerde yatan balık istifi bedenlere baktık. Sıkışıp ölmüştük, ağzımıza burnumuza bile kömür parçaları, kömür tozları dolmuştu. Patlamanın şiddetinden Rıza’nın ayakları yukarıda kafası aşağıdaydı o da hem kalaslar hem diğer vücutlar hem de kömür parçaları arasında sıkıştığından öyle hareketsiz kalmış belli ki ölmüştü. Şurda inleyen biri var adını bilemiyorum ama kan içinde, bir saate kalmaz o da ölür.
-Lan Faruk biz öldük galiba!
-Öyle oldu Salih, zaten yaşarken de boş konuşurdun şimdi de boş boş konuşuyorsun.
- Yaa yok benim derdim başka. Şimdi ölmemeliydik oolum ya!
-Allah aşkına Salih ne saçmalıyorsun sen?
-Ooolum ben dün Neslihan’ın kalbini kırmıştım. Bugün sağ çıksaydım gidip ondan özür dileyecektim. Aaaa… Fa… Faruk! Ağlıyorsun lan sen!
-Ağlıyorum ya!
-Ölüler ağlar mı ya?
-Ağlıyormuş demek ki.
-Niye ağlıyon oolum?
-Elinin köründen! Ben de eğer sağ çıksaydım eve sucuk götürecektim bugün dün oğlan söylemiş bizimkine. Avrat da bana dediydi. Nasıl kanıma dokundu.
-…
-Salih sen de ağlıyorsun.
-Yok gazdandır o karbonhomoksi… neydi hele?
-Saçmalama Salih ne gazı? Biz zaten öldük bedenimiz orda aha kıpırtısız.
-Ağlıyorum ya bana da dokundu anlattığın, zaten benim de canım sıkkın keşke bu sabah özür dileseydim karımdan. Ne bileyim öleceğimi…
-Hişşş, bak lan! Bak kim geliyor!
-Aaaa Hayri sen de mi öldün?
-He ya ben de öldüm. Bir saattir çene çalmaktan etrafınıza baktığınız yok.
-La Salih bu Hayri gülüyor lan! Ölüler gülebiliyor muymuş?
-Oğlum daha demin ağlıyorduk ya ağlayabiliyorsak gülebiliriz de.
-İlk defa akıllı bir laf ettin ha!
-S.ktir lan yavşak.
-Valla gülüyor. Ne gülüyon lan salak?
-Sizin gibi çene çalacağıma yukarı çıktım dolaştım biraz. Bir de ne göreyim kim bizim katillerimizi ifşa etse işaret etse “Ölüm üzerinden rant sağlıyor. Acı üzerinden siyaset yapıyor.” Diyolar bir de sövüyolar onlara.
-Oha …na koyim daha neler?
-Ne yani bizi öldürenler cezasız mı kalsın istiyorlar?
-Hayır, işin garibi onlar da bizi çok önemsediklerini, sevdiklerini, ölümümüze üzülüp acı duyduklarını iddia ediyorlar ama bizi öldürenlere kızan insanlara, bizi öldürenleri cezalandırmak isteyenlere saldırıyorlar.
-Üff avrada mı üzülsem bu milletin yaptığına mı? Valla iyice canım sıkıldı. Hayır ölsem kurtulurum şu dertlerden, diyordum yok anasını satayım. Öldük hâlâ kurtulamadık.
-Sen yine iyisin oğlum benim cenazede de sıkıntı olacak.
-Nası yani?
-Ben Aleviyim.
-E biliyoruk zaten Alevi olduğunu, ne olmuş yani?
-Yanisi cenazem cemevinden kalksın istiyordum. Ama şimdi cenazemize Bakanlar Başbakan falan gelecek.
-Eeee?
-Eeesi şu cenazem cemevinden değil camiden kalkacak.
-Bi şey anlamadım ben.
-Salih, bak ben ilginç bazı gazete haberlerini kesip saklarım. 2012’de yine bir haberi kesip sakladım. Özkan Ateş diye bir şehit vardı. Askerdeyken öldü…
-Eeee?
-Adamın cenazesini önce cemevine getirdiler. Sonra birkaç asker geldi cemevine  ‘Devlet büyüklerimiz katılacak’, ‘Devlet cenazesi camide olur mecburuz’ falan diyip cenazeyi ailenin tüm itirazlarına rağmen alıp zorla camiye götürmüşler. Cenaze camiden kaldırılmış.
-Vay bee lan ben “Bu memlekette Alevi olarak yaşamak zor.” dediğinde sana hak verirdim hep. Ama eksik söylemişin Alevi olarak yaşamak zor olduğu gibi Alevi olarak ölmek de zormuş meğer.
-Oolum var ya bir de insanlar siyaset yapma falan diyor.
-Siyasetin …na koyiim be Faruk sana bir şey olmasın.
-Öldük ya dingil daha ne olacak?
-Oooof of o diil de bizimki kaldı bebesiyle ona şimdi kim bakacak ki?
-Aaaa, doğru ya sen sigortalı da değildin.
-Hişşşt siyaset yapmayın bakiim.
-Hayri bırak gıcıklığı.
-Ne gıcıklığı oğlum inanmıyor musunuz? Bak söylüyorum şu an bu satırları yazan adam için bile siyaset yapıyor diyecekler.

Hiç yorum yok: