4 Şubat 2015 Çarşamba

İMPARATORUN İLERİ DEMOKRASİSİ



Söz gelimi birine “Sana tokat atacağım” dedim ve bunu dedikten bir süre sonra gittim suratının ortasına okkalı bir tokat patlattım. Bunu önceden söylemiş olmam yapılan eylemi suç olmaktan çıkarır mı? Gerçekten merak ediyorum acaba “Bu durumda eylem suç olmaz; çünkü sen bunu önceden söylemişsin” diyecek biri çıkar mı? Erdoğan tarafsızlık yemini etmiş biri olarak, hiç de tarafsız davranmıyor. Bu durumu savunmaya kalkanlar da ama o bunu önceden söylemişti, diyor. Evet, Erdoğan tarafsız olmayacağını partili bir cumhurbaşkanı olacağını önceden söylemişti. Söylemesine söylemişti de… Bu durumda Erdoğan’ın ana yasayı ayaklar altına alması suç olmuyor mu? Bu nasıl bir mantık? Suç işleyeceğini, hukuku çiğneyeceğini önceden söylersen suç işlememiş mi oluyorsun? Bir insanın suç olan eylemi işleyeceğini önceden söylemesi eylemi suç olmaktan çıkarmaz; bu durum iki şeyi gösterir: 1) O kişi suç işlediğinin bilincindedir. 2) O kişi suçu hiç de utanmadan, adeta sağa sola ilan ederek işlemektedir.
Erdoğan, bir cumhurbaşkanı olarak kalkıp AKP’ye oy istiyor, muhalefete Davutoğlu’ndan daha fazla yükleniyor… Resmen anayasayı çiğniyor, kanunları ve hukuku hiçe sayıyor. Kimse de buna karşı güçlü bir ses çıkaramıyor. Yani tuhaflıklar ülkesi Türkiye’de Erdoğan, muhalefetin eline altın tepsi içinde müthiş bir argüman sunuyor. Adeta “Alın beni bununla vurun!” diyor. Muhalefetse ses çıkarmıyor. Hani derler ya “Bazen bir tarafın başarısı kendi zekası sayesinde değil de karşıdakinin noksanlığı sayesinde olur.” Tam o hesap.
 Erdoğan sanki bir başbakan gibi Bakanlar Kurulu’nu topluyor… Evet, Bakanlar Kurulu’nu toplama yetkisi cumhurbaşkanına verilmiş. Burası doğru ama bunun bu kadar keyfi yapıldığına şahit olan var mı? Bu olağanüstü durumlar için verilmiş bir yetki (ya da hak). Bugüne kadar hangi cumhurbaşkanı canı öyle istiyor diye Bakanlar Kurulu’nu topladı? Zaten şu dünyanın üstünde kaç cumhurbaşkanı vardır ki kaçak bir yapıda otursun ve mahkeme kararına rağmen “Gücünüz yetiyorsa gelin yıkın” diye hukuk kurallarına meydan okusun? Bir AB ülkesinin, söz gelimi Almanya’nın, Fransa’nın başbakanı ya da cumhurbaşkanı mahkeme kararını uygulatmasın “Gücünüz yetiyorsa yapın” desin bakalım o koltukta kaç gün daha oturabilecek. Her şeyden önce parti tutmadan önce, birinin peşine takılmaktan önce her şeyden önce hukukun üstünlüğünü ve yasalara herkesin uyması gerektiğini içselleştiremedikten sonra demokratlık taslamanın bir alemi yok.

Hani bir masal var. İmparatorun biri kendisine çok güzel çok görkemli bir elbise diktirmek ister ve bir terziyle anlaşır. Terzi hükümdara size sihirli bir elbise dikeceğim bu elbiseyi sadece aptallar göremeyecek, der. Sonunda boş tezgahlarda günlerce havayı dikip biçen terzi imparatora sadece aptalların göremediği o müthiş elbiseyi diker. Elbiseyi ne imparator görür ne de maiyetindekiler. Bununla beraber hiçbiri de aptal olmayı kendine yediremediğinden hepsi karşısında çok güzel bir elbise varmış gibi davranır. Sonunda o müthiş gün gelir İmparator o güzel elbisesiyle halkın karşısına çıkar. İmparator halkın içinde dallı budaklı vaziyette dolaşırken kimse ağzını açamaz. Ta ki imparatordan ne korkusu ne de çıkarı olmayan bir çocuk çıkıp bağırana dek: “İmparator çıplak! İmparator çıplak!” Evet herkes elbiseden bahsediyordu ama ortada elbise falan yoktu.
İnsanların futbol takımı tutar gibi parti tuttuğu bir ülkede istediğin kadar ortaya sandık koyo bilinç yerleşmedikten sonra ortada demokrasi falan yoktur. Bazılarının suç işleme özgürlüğü varsa, hukuk karşısında insanlar eşit değilse ortada demokrasi yoktur. Hırsızlık yapmak suç değil de “Hırsız var!” demek suçsa ortada demokrasi yoktur. Polis canının istediğini istediği gibi dinliyor, gözaltına alıyor, üzrini arıyorsa ortada demokrasi falan yoktur. Ağrıda oylar yirmi kez sayılıyor ama Ankara’da bir kez bile sayılmıyorsa ortada demokrasi yoktur. Seçim gecesi bilmem kaç yerin elektriği kesiliyorsa ortada demokrasi falan yoktur. Sizin ileri demokrasi dediğiniz şey imparatorun yeni elbisesi olabilir ancak; karşımızda tüm çıplaklığıyla faşizm duruyor.

Hiç yorum yok: